top of page

KOVA ÇAÄžI ARAYIÅžI

 

P. James Clark

​

Astrolojik çaÄŸlar, ekinoksların presesyonu olarak bilinen olgu nedeniyle oluÅŸur. On iki astrolojik burcun tamamlandığı döngüye Büyük Yıl veya Platonik Yıl denir ve yaklaşık 25.920 yıl sürer.
Presesyon geriye doÄŸru seyir izler; bu nedenle Balık Koç'u, Kova Balık'ı takip eder ve onu da OÄŸlak takip eder.

 

Bu kadar basit olabilir miydi: Nicholas deVore Astroloji Ansiklopedisi'nde Astrolojik ÇaÄŸları ÅŸöyle tanımlar: “Eskiden düÅŸünüldüÄŸü gibi, Bahar Ekinoksu noktasının Zodyak’ın bir burcundan geçtiÄŸi yaklaşık 2150 yıllık bir dönemdir ve takımyıldızların kesin sınırları olmadığından, baÅŸlangıç ​​ve bitiÅŸ noktaları yalnızca yaklaşık deÄŸerlerdir.”

 

Bu görüÅŸün evrensel olarak hiçbir ÅŸekilde benimsenmediÄŸine dikkat etmek gerekir. Charles Carter "Muhtemelen ekinoksların presesyonu doktrininden daha saçma bir Astroloji dalı yoktur" diye yazmıştır. (Campion 1999). Neil Spencer da astrolojik çaÄŸ fikrinin "bulanık", "spekülatif" ve astrolojik bilginin en az tanımlanmış alanı olduÄŸu görüÅŸündedir. (Spencer 2000). DiÄŸer düÅŸünürler ise bu fikirden tümden vazgeçtiler.

 

Kova Çağı’nın tarihlenmesiyle ilgili olarak astrologlar arasında bir fikir birliÄŸi yoktur. Astronomların da kesin bir tarihlemesi yoktur. Tarih görüÅŸlerini ​​15. Yüzyıl gibi erkene ve üç binli yılların ortası gibi geçe kadar görmüÅŸlüÄŸüm var. Rudolph Steiner, Kova Çağı'nın 3573'e kadar gelmeyeceÄŸine inanıyordu.

 

David Williams, Kova Çağı'nın, Bábism'in kurucusu Alí Muḥammad Shírází (1819-1850) tarafından 1844 civarında müjdelendiÄŸini iddia ediyor. GördüÄŸünüz gibi çağın baÅŸlangıcını tekil bir olaya dayandırmak konusunda birçok görüÅŸ var.

 

Bu karmaÅŸanın nedenleri çoktur: takımyıldızlar birbiri ile aynı boyutta deÄŸildir; Ekinoks Presesyonu tamamen sabit deÄŸildir. Onlarca baÅŸka neden de sayılabilir.

 

Yazıya “Büyük ÇaÄŸlar”ın var olduÄŸuna ve diÄŸer ÅŸeylerin yanı sıra, çağın doÄŸasının burcun biricik ve üzerinde mutabık kalınan özellikleriyle iliÅŸkili olduÄŸuna dair geçici varsayımı göz önünde bulundurarak devam ediyorum.

 

Regulus'un BaÅŸak'a geçiÅŸi (2012) ve deÄŸiÅŸken burçlardaki diÄŸer Pers Kraliyet Yıldızlarına katılması oldukça önemlidir; ancak bunu, baÅŸka önemli doÄŸrulayıcı kanıtlar olmaksızın, tek tanımlayıcı olay olarak kabul etmek konusunda tereddütlerim var.

 

Nihayetinde Balık Çağı veya Kova Çağı ile ne demek istediÄŸimizi kendimize sormalıyız. Ağırlıklı olarak nasıl tezahür edecekler? Nasıl tanınacaklar?

 

Geçenlerde bir astrolog tarafından yazılan ve Kova Burcu’nun açgözlülükten, bencillikten, savaÅŸtan ve her türlü felaketten kurtulacağını iddia eden bir makale okudum. Peki, burada Balık Çağı nerede yer alıyor?

 

Bir diÄŸeri, "Balık Çağı'nın hâkim deÄŸerleri olan para, güç ve kontrol, Kova Çağının deÄŸerleri olan sevgi, birlik, kardeÅŸlik ve bütünlük için yer açmak üzere ortadan kaldırılmalıdır" diye yazdı. Bu atıflar nereden geliyor? Sadece Kova Çağı fikri, burçlar hakkında bildiÄŸimiz her ÅŸeyi inkâr etmemiz için yeterli mi?


Vettius Valens, Kova Burcu’nu deÄŸerlendirirken pek o kadar da sevecen deÄŸildi:

“Kova eril, katı, antropomorfik, bir dereceye kadar nemli ve bekar (tek başına) bir burçtur. Kova Burcu sessizdir, oldukça soÄŸuktur, özgürdür, yükseliÅŸ eÄŸilimi gösterir, diÅŸileÅŸtirendir, deÄŸiÅŸmeyendir, alt tabakadır, az yavrulayandır; sıkıntılarının nedeni atletik antrenman, yük taşımak veya sert malzemede çalışmaktır, ustadır, halktır.  Bu burçta doÄŸanlar kötücül, kendi ailelerinden nefret eden, iflah olmaz, inatçı, düzenbaz, hilekâr, her ÅŸeyi örtbas eden, insan sevmeyen, tanrısız, itham eden, itibar ve hakikate ihanet eden, haset, dar görüÅŸlü, önemsiz ve nadiren cömert (su akışı nedeniyle), kontrol dışıdır. Bütüne bakıldığında bu burç nemlidir. (Anthologies Bk. 1 p. 5)

 

Dürüst olmak gerekirse, Balık Burcu’na karşı da pek nazik deÄŸildi:

Balık Burcu diÅŸildir, nemlidir, oldukça ıslaktır, çift baÅŸlıdır, çok yavrulayandır, sinirlidir, kamburdur, cüzzamlıdır, çift formludur, sessizdir, hareketlidir, cildi pürüzlüdür, kendisiyle çatışır çünkü bir Balık kuzey ise diÄŸer güneydir. Balık Burcu nemli, aÅŸağı yönlü, köle ruhlu, deÄŸiÅŸken, ikircikli, sosyal/uçarı, eksikli, dalgınlık kaynağı ve türlü çeÅŸitlidir.  Bu burçta doÄŸanlar istikrarsız, güvenilmez, talihini iyiye çeviren, seksi, dinsiz, eli uzun, utanmaz, çabuk üreyen ve popüler olur. (Anthologies Bk. 1 p. 6).

 

Åžahsen ben her iki tanımdaki abartıları gülünç buluyorum, ama özünde, cüzzam kısmını geçersek, üzerinde düÅŸünecek çok ÅŸey var.

 

Pek çok kültürün, zamanın sislerinin çok ötesinde, uzak bir Altın ÇaÄŸ'dan bahsetmesi dikkate deÄŸer. BirçoÄŸu, gelecekte baÅŸlayacak ve kesin baÅŸlangıç tarihi olmayan bir Altın ÇaÄŸ öngörür. ÇoÄŸu durumda, onun gerçekleÅŸmesi için insanlığın doÄŸru seçimleri yapması gerekir.

 

Ufukta Kova Çağı’nın belirmesi için durum böyle deÄŸildir. Bu çaÄŸ, Ütopya’ya neredeyse acısız bir geçiÅŸ olarak tasvir edilmiÅŸtir. Yöneticisi Satürn olan bir çaÄŸ tamamen tatlı ve hafif olabilir mi? Çok popüler ama astroloji cahili bir ÅŸarkının etkisi göz ardı edilemez! (Hair müzikalinden  “Dawning of the Age of Aquarius ” ç.n.)

 

Ay her gün iki saat 7. Evdedir. Jüpiter ve Mars hizalanmaları sıklıkla meydana gelir. ( Bkz . 1900-2500 dönemi hesaplamaları https://classicalastrologer.files.wordpress.com/2012/12/mars_jupiter.pdf ) Hiç de ender rastlanan bir olay deÄŸildir. 80 yıllık bir ömürde 36 kez Jüpiter/Mars kavuÅŸumu olagelir. Zamanlama doÄŸruysa popüler kültürün gücü böyledir: Belki de bu, tam bir kurgu olan hayatı taklit eden bir sanattır. Belki de baÅŸarılı bir pazarlama durumundan biraz daha fazlasıdır.

 

Yine de Yeni ÇaÄŸ'ın ne zaman baÅŸladığını veya bittiÄŸini belirlemenin tek yolu, neler olduÄŸunu/yaÅŸandığını ve insanların buna nasıl tepki verdiÄŸini incelemek gibi görünüyor. 20. yüzyıl genellikle yabancılaÅŸma ve varoluÅŸsal kaygı çağı olarak anılır.

 

20. yüzyılda, deniz gücü hakimiyetinin yerini hava gücü aldı. Devrimler oldu, Çar ve Çin Ä°mparatoru devrildi, ikisinin de yerini Komünist diktatör rejimler aldı. Feodal Japonya, en çok da bireycilik kültüyle tanınan ülke tarafından istila edildi. Ä°ki dünya savaşı da Balık’tan ziyade Kova’ya yakın görünüyor.

 

Teknolojinin benzeri görülmemiÅŸ ÅŸekilde hızlanması Kova doÄŸası ile ilgili çok az ÅŸüpheye yer bırakıyor.  Kimyasal bir savaÅŸ Balık’la mı yoksa Kova ile mi alakalıdır? Ya nükleer bombalar?

 

KüreselleÅŸmenin Satürnyen Kova ile Jüpiteryan Balık'tan çok daha fazla ilgisi olduÄŸunu, özellikle de Kova / Aslan aksını göz önünde bulundurduÄŸumuzda ciddi ciddi kim inkâr edebilir?

 

Kova Çağı üzerine yazanların çoÄŸu pek iyimser. Kullanılan jargon genellikle birbirine benziyor. Balık Burcu kötü. Kova Burcu güzel. Artık baskı yok. AÅŸk yıldızlara rehberlik edecek ve böyle devam edecek.

 

Kendimi Robert Zoller'ın bu konuda söylediklerinin çoÄŸuna katılırken buldum. Lütfen alıntının uzunluÄŸunu mazur görün; ancak web sayfalarının ne kadar yaÅŸayacağını bilmiyoruz ve Zoller hatırı sayılır bir yetkinlik ile konuÅŸuyor. Yazının tamamı için:

http://www.lunatica.pwp.blueyonder.co.uk/SAA/Documents/Zoller/Archandpredabridged-2.htm

 

“Balık Çağı boyunca, köÅŸe noktalarına uÄŸurlu Jüpiter hükmediyordu. Jüpiter hem 1. evde Balık’ı hem de 10. evde Yay'ı yönetiyordu ve bu nedenle, hiyerarÅŸik dini kurumlar ve siyasi kurumlar arasında karmaÅŸa varken ve bu kaçınılmaz olarak ikiyüzlülüÄŸe yol açarken, ÇaÄŸ yine de hakikat ve felsefenin insanlar için önemli olduÄŸu bir çaÄŸ oldu. Balık Çağı, Kova Çağı belirdikçe, yaÅŸamın esasen zararlı ve ruhsal olarak yıkıcı doÄŸasındaki bir yarı-soluklanma dönemi olarak görülecektir. Kova Çağında,uÄŸursuzlar(malefikler) bir kez daha köÅŸe noktalarına hükmedecekler ve onlarla birlikte dünyevi hayatın olaÄŸan ciddiyeti geri dönecek.

 

 ÇaÄŸların Yeni Düzeni olan Novus Ordo Saeculorum, yaÅŸam ve ölümün (10. evdeki Akrep) gücüyle; davranış deÄŸiÅŸikliÄŸiyle, klonlamayla, genetik mühendisliÄŸiyle, zihin kontrolüyle ve okült konular yoluyla hüküm sürecek.  Yeni ÇaÄŸ’da güçlü olan haklıdır. EÄŸer önceki ÇaÄŸ, insanları dinin afyonuyla kandıran metafizik materyalistler ürettiyse, Yeni ÇaÄŸ da önceki siyasi iktidar elitlerini çırak çıkaracak materyalist metafizikçiler üretecektir.


Kova Çağı'nda din, hakkaniyet ve adalete duyulan hümanist sevgi olacaktır. Ä°nsanları Terazi safsatalarıyla beslerken, Akrep yöneticileri amaçlarını gerçekleÅŸtirmek için iÅŸ başında olacaklar - Aslan da 7. evde olduÄŸuna göre öteki insana uygulanan mutlak güç. Halkın iradesi ifade özgürlüÄŸüne (Kova) yönelik olacak ama onlar kendilerini yönetenlerin neler yaptığını düÅŸünemeyecek kadar kendi iÅŸine bakmaya itilmiÅŸ olacaklar. “

 

Zoller'ın bahsettiÄŸi ÅŸeylerin çoÄŸu zaten gerçekleÅŸti. Bu eÄŸilimler, 2000 yılından bu yana muazzam bir ÅŸekilde hızlandı. Yeni ÇaÄŸ birçok açıdan Yeni Dünya Düzeni ile eÅŸ anlamlıdır. AçgözlülüÄŸün ve benzeri görülmemiÅŸ bir ekolojik yıkımın pazarlanması bir ÅŸekilde "çıkarlarımıza hizmet ediyor". GenetiÄŸi deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ gıdalar da öyle. Dünya Bankası, geliÅŸmekte olan ülkelerde hayırsever bir güç kılığına giriyor. Ülkeler borcunu ödeyemiyor ve Banka onların kaynaklarının kontrolünü ele alıyor. Tezlerin tümü bireysel kar ile sonuçlanan küreselci çabalardır. Dünyanın üçte biri açken, teknoloji bir kurtarıcı olarak lanse ediliyor.

 

Nobel Barış ödülü insansız hava aracı olarak bir katil drone, Kova silahı, kullanarak çocukları öldüren bir katile, yani Zoller'dan alıntı yapacak olursak, “yaÅŸam ve ölümün gücüyle yönetmeye (Akrep, 10. evde) verildi.  Dünya çapında gizli bir teÅŸkilat tarafından kontrol edilen insansız gizli silahlar kadar kiÅŸiliksiz olan çok az ÅŸey var. O kadar “kiÅŸiliksizdirler” ki, amaçlanan hedefin on katı kadar erkek, kadın ve çocuÄŸu öldürürler. Bunların hiçbiri bana Balık gibi görünmüyor, bu noktada listenin başında barışı ve anlayışı görmüyorum, ama hayatta kalmamız buna baÄŸlı olacak.

 

Dini savaÅŸlar çağındayız. Ne laiklik ne de köktencilik yerinden kımıldayacak. Dünya bu çatışmayla yanıyor ve görünürde kolay bir son da yok. Nihayetinde bunu Balık ve Kova çaÄŸları arasındaki son bir çatışma olarak görebiliriz.

 

Alternatif olarak, insanların ve küresel kaynakların dünyanın gördüÄŸü en büyük plütokrasi tarafından tam kontrolünü saÄŸlamak için dini unsurların bir bahane olarak kullanıldığı iddia edilebilir. Bu da bizi Aslan/Kova aksına geri getirir.

 

Nihayetinde eÅŸiÄŸin/geçiÅŸin çetrefilli durumuna bakmak durumundayız. Onları fazla dert etmiyorum. Ama çok dar bir orb uygulasanız bile, çağın muhtemelen 20. yüzyılın baÅŸlarında baÅŸladığını söylemek yerinde olur.

 

Zoller’in Kova Çağı ile ilgili distopik vizyonuyla tamamen aynı fikirde deÄŸilim; ancak gözlemlerinin muazzam bir deÄŸeri var. Teknolojimizin ve küreselleÅŸmemizin iki ucu keskin bıçak olduÄŸuna inanıyorum.

 

Tıpkı yaylı tüfek icadının bir köylünün bir ÅŸövalyeyi devirebileceÄŸi anlamına gelmesi gibi, güçlü bilgisayarlar ve diÄŸer teknolojiler de zorbaların gizli kalmasını zorlaÅŸtırıyor ve birbirimizle, çok daha az samimi bir ÅŸekilde de olsa, iletiÅŸim kurmamızı kolaylaÅŸtırıyor.

 

Bazı Sonsözler

1927'de Ä°ngiliz filozof Bertrand Russell bir konferans verdi ve ardından Neden Hristiyan DeÄŸilim’i (Why I'm Not a Christian) yayınladı. O zamanlar ÅŸok ediciydi ve ÅŸüphesiz hala birçok insanı ÅŸok ediyor. Öyle de olması gerekiyordu. Ancak, New York Halk Kütüphanesi'nin 20. yüzyılın en etkili kitapları listesindedir.

 

Bu sadece ateizm deÄŸildir. Militan bir ateizmdir. Richard Dawkins ve diÄŸerleri, dine veya ölçülemez olan herhangi bir ÅŸeye atıfta bulunmayı pernikoz virüsü veya akıl hastalığı ile bir tutarak oldukça agresif ve hatta saldırgan bir konum aldı. Dua veya herhangi bir kehanet gibi maddesel olmayan her ÅŸey yasaklandı.

 

BelirtildiÄŸi gibi, Rus ve Çin devrimleri de militan ateist hareketlerdi. Bu, dünyanın çoÄŸuna yayıldı. Bu gerçekten Satürn tarafından yönetilen ve sabit bir hava burcu olan Kova Burcu tarzı bir ÅŸekilde düÅŸüncenin tekdüzeliÄŸini umuyor ve birey nihayetinde kolektif için feda ediliyor. KüreselleÅŸmenin özü budur. LaikliÄŸin kendisi bir din haline geldi: Bizden, çoÄŸu zaman açıkça saçma olanı kör bir inançla kabul etmemiz isteniyor.

 

Tüm bunları Satürn ile ilgili olarak düÅŸündüÄŸümde, Kova Çağı'nın baÅŸlangıcı için iyi bir tahminin 1901 civarında olacağını ve 1918'den sonra olmayacağını düÅŸünüyorum. Bu, 1901'in sonlarında OÄŸlak burcunda gerçekleÅŸen Jüpiter ve Satürn büyük kavuÅŸumudur. 1918 de dikkate alınması gereken baÅŸka bir tarihtir.

 

Karamsarlık yayma amacım yok. Tam aksine neyle karşı karşıya olduÄŸumuzu fark ettiÄŸimizde bazı seçeneklerimiz de olur. Yeni ÇaÄŸ Hareketi'nin ironik bir ÅŸekilde iddia ettiÄŸi gibi, her ÅŸeyin tatlı ve hafif olduÄŸu yanılsamasında kalırsak, büyük ihtimalle kör kalırız.

 

Kafa karışıklığının bir kısmı, aslında neredeyse tamamı, Kova burcunun Uranüs ile yanlış baÄŸlantısında yatıyor. Devrimci gezegen olarak lanse ediliyor. Uranüs'ün niteliklerini ciddi ÅŸekilde ele alırsak, daha önce öncelikle Mars ve Merkür'e ait olan niteliklerin bir karışımını buluruz ancak bu neredeyse tamamen göz ardı edilmiÅŸtir. Gerçekte Kova burcuna ait olan özelliklerin çoÄŸu bir kenara itildi ve yerine tamamen farklı bir ÅŸey kondu ve aynı isim verildi.

Türkçesi: Özlem Yalçınkaya

​

Kaynak: https://classicalastrologer.me/2012/12/31/the-quest-for-the-age-of-aquarius/ 

bonatti-aquarius.png
bottom of page