top of page
this-that15_resize_resize.gif

​

Ä°ÇÄ°MÄ°ZDEKÄ°   AY

 

Ay burcumuz GüneÅŸ burcumuza kendi enerjilerini içsel ve dışsal yaÅŸam deneyimlerimize baÄŸlamak için ihtiyaç duyduÄŸumuz uygun bir esasa dayandırma konusunda yardımcı olur. Ay burcu farkında olunduÄŸu ve olumlu cevap verildiÄŸi takdirde GüneÅŸ’in esas hayat misyonuna mükemmel bir destek olarak hizmet eder. YaÅŸamımızı bütünlemek ve merkezi bir amaç edinmek için doÄŸamızın bu iki bölümünün, birbirini gölgede bırakmadan tamamlayıcı yönlerini bularak, enerjilerini birarada çalıştırmamız gerekir.

 

GüneÅŸ egomuzu ve kiÅŸisel kimliÄŸimizin bilinçli olarak farkında olduÄŸumuz kısmını temsil ettiÄŸi için, GüneÅŸ’in bulunduÄŸu burç kendimizi geliÅŸtirmeye, gerçekleÅŸtirmeye çalışmak ve çevremizi ÅŸekillendirmek için irademizi ve gücümüzü nasıl kullandığımızı gösterir. ÇoÄŸu zaman GüneÅŸ burcu özelliklerimiz veri olarak kabul edilir. Oysa nitelikleri bize daha kolay gelen aslında Ay burcumuzdur. Çünkü GüneÅŸ burcu özelliklerimiz içgüdüsel deÄŸildirler. Canlılığımızın merkezi gücü olmasına raÄŸmen, GüneÅŸ’le simgelenen asıl özümüzü ortaya çıkartıp bu kuvvetli enerjiyi yaÅŸam kaynağına dönüÅŸtürmek için çabalamak zorunda kalırız.

​

Ay insanın iç doÄŸasını, duygu dünyasını, bilinçaltını ve içgüdüsel tepkilerini temsil eder. EtkilenebilirliÄŸi, aklın mantıksız ve duygusal yönünü oluÅŸturur. Ay günlük fiziksel yaÅŸamımızın önemli bir bölümü olan döngüleri “hisseder” . Üzerinde yürüdüÄŸümüz zeminle temas kurmamıza psikolojik açıdan yardım eder. Ay daima kendi dışında bir ÅŸeye göre tavır alır ve bu tepkileri görüntüsüyle yansıtır gibidir. Bu yüzden yaÅŸamı kendimize göre -öznel (sübjektif)- algılama stilimizdir.

 

Ay’ın bulunduÄŸu burç kendisini otomatik olarak gösteren geçmiÅŸten kalma eÄŸilimi, kiÅŸinin içsel açıdan güvenli hissetmesini ve kendisiyle barışık olabilmesi için özen göstermesi gereken hissediÅŸ ve varoluÅŸ tarzını temsil eder. Ayrıca iliÅŸki kurma yeteneÄŸini, yakınlık arzusunu, kendine özgü, baÅŸkalarıyla ilgilenmeye ve onlardan ilgi görmeye yönelik, duygusal ihtiyaçları ve arzuları yansıtır. Bu burç ve onunla baÄŸlantılı deneyimler kendimizi doÄŸru ve haklı hissetme ihtiyacımızı besler, çünkü bu tür kendini ifade biçimleriyle kiÅŸiliÄŸimizin bütününe istikrar saÄŸlayabilecek çok derin bir ihtiyacı doyururuz.

 

Aynı zamanda Ay’ın bu yaÅŸamda yanımızda getirdiÄŸimiz “geçmiÅŸ” duygusunu temsil ettiÄŸini söyleyebiliriz. Ay’ın burcu bu tür bir geçmiÅŸte hassasiyetle geliÅŸtirdiÄŸimiz karakter özelliklerini temsil eder. Bu yapıyı iyice tanımak çok önemlidir, çünkü Ay bilinçaltıdır. Bu duygusal yapı çok küçükken, ana kucağındayken anneyle iliÅŸki sayesinde oluÅŸmuÅŸ, ÅŸekillenmiÅŸ yapıdır. Küçükken ihtiyaçlarımızın nasıl karşılandığı, kendi annemizi (veya beslenmemiz ve bakımımızla ilgilenen herhangi bir kiÅŸiyi) nasıl algıladığımız, kendimizi seviliyor hissetmemiz.. Bunları hatırlamak, tanımlamak, ifade etmek ve bilinçli olarak bilmek zordur. Ancak hafızaya kaydedilmiÅŸlerdir. Bunlar ÅŸimdi, içgüdüsel olarak bizim için koruyucu hatta bazen savunucu gibi davranan, farketmeden içimizden dışarı spontan tepkiler olarak akan kökleÅŸmiÅŸ niteliklerdir. Bu yerleÅŸik davranış düzenleriyle, en azından bilinçaltı düzeyde, kendimizi rahat ve güvende hissederiz. Alıştığımız gibi yaÅŸamak bize doÄŸal ve güvenli gelir. Yine bilinçaltı etkisiyle Ay burcumuzun özelliklerinden genellikle habersiz yaÅŸarız ve bu burcun yöntemlerini kullandığımızı farkedemeyebiliriz. Ama bizi tanıyan insanlar bu ÅŸekilde hareket ettiÄŸimizi daha kolay görebilirler. Ay’ın içinde bulunduÄŸu burç, ev ve diÄŸer planetlerle yaptığı açılar ebeveynlerimizden neler öÄŸrendiÄŸimizi, nelerin eksik kaldığını anlatır. Bu eksik kalan duygusal gereksinimlerin ilerleyen yıllarda saptanması, onlarla yüzleÅŸilmesi ve onların kabul edilmesi çok önemlidir. Yoksa bitmek bilmeyen bir arayış kiÅŸiyi doyumsuzluÄŸa itebilir, GüneÅŸ’i -asıl özümüzü- bilinçli amacından alıkoyabilir. Gereksinimlerinizi inkar edemezsiniz, duygularınızı gömemezsiniz, güvenliÄŸinizi bir kenara itemezsiniz. Bunlar er veya geç bir kriz döneminde ortaya çıkarlar. Duygularımızı, gereksinimlerimizi ve içgüdülerimizi ihmal edip tepkilerimizi hesaba katmadığımız ölçüde hata yapar, yaÅŸamımızda içinde bulunmaktan mutlu olmadığımız koÅŸullar yaratırız.

 

Ä°çimizdeki Ay onu tanıyamadığımz sürece daha ÅŸiddetli bir ÅŸekilde bilinçaltımızdan püskürür. Ve bazen onun yarattığı duyguların yoÄŸunluÄŸu bize fazla gelir. Bunalırız. KeyifsizleÅŸiriz. Depresyona gireriz. Nedenini bilmediÄŸimiz duygularla ne yapacağımızı ve onları hangi yöne kanalize edebileceÄŸimizi bilemeyiz. Aynı zamanda sadece Ay burcu özelliklerimizi kullandığımız zaman da sorunlar yaÅŸarız. Çünkü Ay’ın fonksiyonu hissetmektir, hareket etmek ve kararlar almak deÄŸil. Ay bizim derin, bilge ve bilen yönümüz olabileceÄŸi gibi, yalnız bırakıldığında ve bilince taşınıp düzene sokulmadığında rüyadan baÅŸka bir ÅŸey üretmeyebilir. Tüm seçeneklerin devamlı olası tutulabileceÄŸi hayal dünyasında yaÅŸamayı tercih edebilir. Gerçekte tatmin edilmesi zor istek ve talepler, olgunlaÅŸmamış duygular ve geliÅŸimi felç edici içsel durgunluk haline dönüÅŸebilir. Yine de, Ay yaÅŸamın ruhudur. Ruh ve hissediÅŸ olmadan tüm deneyim mekanikleÅŸir, amaçsız bir diÅŸliye dönüÅŸür.

 

 

                                                                                                                                                                   Hazırlayan: AyÅŸem Aksoy

bottom of page